Hikaye bu ya... Çölde iki kum tanesi birbirlerine aşık olurlar.Gözleri birbirlerinden başkasını görmez. Ancak bir gün bir çöl rüzgarı gelir ve iki sevgiliyi iki uzak mesafeye savurur. Bu ayrılık onları çok üzer, ama en azından uzaktan da olsa birbirlerini görebilir ve haberleşebilirler. Birbirlerini böyle sevmeyi de öğrenip kabullenmişlerdir.
Bir gün başka bir rüzgarın, onları yeniden kavuşturması için karşılıklı, gönülden dua ettikleri bir anda, yine şiddetli bir rüzgar çıkar. İki sevgili dualarının kabul olduğunu düşünerek bir an önce birbirlerine kavuşmak umuduyla kendilerini bu rüzgara bırakır..
Ancak kavuşmak yerine bu kez bilmedikleri diyarlara savrulup giderler.. Artık birbirlerini görmeleri konuşmaları, haberleşmeleri de imkansız olmuştur. Acı içindedirler ama buna rağmen iki sevgili birbirlerini sevmekten, her gün , düşünmekten ve bir gün elbet kavuşacaklarını ümit etmekten asla vazgeçmezler.
Aradan uzun bir zaman geçmiştir. Tam ümitlerini kestikleri biranda sevdiklerini karşılarında görüverirler.... O an yıllar önce ettikler bir duayı hatırlarlar.
"Allah'ım bizi, birbirimizi her şesiyle sevmeyi öğrendiğimizde kavuştur.
Öyle kavuştur ki sevdamız sonsuza kadar sürsün..."
İşte sevgi böyle bir şeydir. Yürekten seven insanlar, sevdiğinin kusurlarını görmez, ya da görmemezliğe gelirler. Büyük sevgiler, engellere rağmen sürer.
Denizleri aştırır, Ferhatlar dağlar deler.
Benim Peygamberim Beni Kurtarır
Oruç Reis esir edilmişti. Bir süre zindanda kaldıktan sonra çıkartılarak bir gemide küreğe çakıldı. Papazlar ve Şövalyeler, İtalyanca, Ru...
-
Tarık bin Ziyad'ın 711 yılında Kuzey Afrika'dan gemilerle gelip 7.000 kişilik bir müslüman kuvvetle İspanya topraklarına ayak basm...
-
Genç adam evinin alt katında marangozluk yapıyordu. Kapı ve pencere konusunda uzmandı. Fakat plâstik pencereler yaygınlaşınca ahşap olanla...
-
Bir gece bir genç kör kütük sarhoş olur. Yola koyulur. Hz. Mevlana'nın hayır duasını almak için. Geceymiş geç saatmiş dinlemez. Evin kap...